Simyacı
- Suzan Demirci

- 10 Eyl 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 8 Oca 2023

Adı: Simyacı
Orijinal adı: O Alquimista
Yazar: Paulo Coelho
Çeviri: Özdemir İnce
Tür: Roman, Edebiyat
Sayfa Sayısı: 184
"Hayatının amacını mutlu olduğun yerde ara..."
Fikri:
Hayattaki mutluluğumuz bazen bize uzak gibi görünse de çok yakınımızda olabilir. Bunu geç de olsa anlamak bize hayatın tadına varmamızı sağlayacaktır.
Özeti:
Rahip olmak istemediği için papaz okulundan ayrılan Santiago babasından bir miktar para alır. Bu parayla bir koyun sürüsü edinir ve koyunlarla birlikte dünyayı gezmek için yola koyulur. Bir gece dinlendiği yerde bir rüya görür. Rüyasında Mısır Piramitleri’ ne gitmesi üzerine orda bir hazine bulacağını görmüştür. Mısır Piramitleri koyun sürüsünü satmasına sebep olur. Parasıyla birlikte yanına da bir bilgenin verdiği biri siyah diğeri beyaz olan, siyahın 'evet', beyazın 'hayır' anlamına geldiği iki taşı yanına alır. Bu taşlar karar vermede zorlandığında ona yardımcı olacak taşlardır.
Mısır’a gitmek için yola koyulduğu sırada ona rehberlik etmesi için tanıştığı bir Arap çocuk tarafından bütün parası çalınır. Bu yüzden Santiago para biriktirmek üzere çalışmaya başlar. Altı ay çalışıp yeterli parayı kazandıktan sonra tekrar yola koyulur. Bir kervancı ile anlaşır. Kervanda onun gibi piramitlere gitmek isteyen bir çok kişi vardır. Al-Foyoum'a geldiklerinde dururlar çünkü kabileler arasında savaş çıkmıştır. Bu sırada bir İngiliz ile karşılaşır. İngiliz Simyacı’yı aramaktadır. Simyacıların kurşunu altına dönüştürdüğünü öğrenen Santiago İngiliz’in de kendisi gibi bir amaç için yola çıkıp kendi kaderini çizdiğini görür. Simyacının bir vahada yaşadığını öğrenen Santiago yola çıkar. Yolda Fatıma adında genç bir kızla tanışır ve ona aşık olup onunla evlenmek ister. Fakat Fatıma’nın da isteğiyle önce yolculuğu bitirmeye karar verir. Çölü de aşarak sonunda piramitlere ulaşmıştır.
Piramitlere ulaşan Santiago kumulu bütün gece kazar. Fakat bir şey bulamaz ve yorgunluktan uyuyakalır. Savaş mültecilerinin sesiyle uyanan Santiago’nun bütün altınlarını mülteciler alır. Yeri kazdığı için daha fazla altının orda olduğunu düşünen mülteciler Santiago’yu yeri kazmaya zorlar. Bir şey çıkmayınca onu döverler. Mülteciler oradan ayrılmadan önce Santiago'ya amacının ne olduğunu sorarlar, hikayesini dinleyince de mültecilerden biri “Ben de Rüyamda İspanya’ya gitmem gerektiğini, koyunlarıyla yıkık bir köy kilisesinde uyuyan bir çobanı bulup aramam gerektiğini gördüm. Eğer oraya gidip o çobanı bulursam ve firavun incirinin dibini kazarsam gizli bir hazine bulacakmışım. Ama aynı düşü 2 kez gördüğüm için çölü geçip İspanya’ya gidecek kadar aptal değilim.” der. Mültecinin bu sözlerinden gerçeği anlayan Santiago hazinesinin aslında nerde olduğunu öğrenmiştir. Serbest kaldığında geldiği yere geri dönüp sandığına kavuşur.




Yorumlar